Metabolik sendrom, günümüzde giderek yaygınlaşan ve insülin direnci, abdominal obezite, glukoz intoleransı, diabetes mellitus, dislipidemi, hipertansiyon ve koroner arter hastalığı gibi sistemik sorunların bir araya gelerek oluşturduğu ölümcül bir endokrinopatidir. Biolab Laboratuvarlar Grubu olarak, metabolik sendromun farkındalığını artırmak ve sağlıklı yaşam için bilinçli adımlar atmaya teşvik ediyoruz.

Metabolik Sendrom: Küresel Bir Sağlık Sorunu

Metabolik sendrom, hem gelişmiş hem de gelişmekte olan ülkelerde önemli bir halk sağlığı sorunudur. Coğrafi ve etnik farklılıklara, yaş ve cinsiyet özelliklerine bağlı olarak değişen sıklığı, dünya genelinde erişkin popülasyonunun %20 ila %30’unu etkileyen bir pandemi olarak kabul edilmektedir.

Türkiye’de yapılan araştırmalara göre, 30 yaş ve üzerindeki 9.2 milyon kişide metabolik sendrom mevcutken, kadınlarda %40’a kadar çıkan bu sıklık, erkeklerde de %28 gibi yüksek değerlere ulaşmaktadır. Metabolik sendromun artan yaşla birlikte daha da belirginleştiği ve ciddi sağlık sorunlarına neden olduğu görülmektedir.

Metabolik Sendromda Sık Görülen Durumlar ve Yaşam Tarzı Değişiklikleri

Metabolik sendromda sık rastlanan durumlar arasında obezite, hipertansiyon, hiperlipidemi, insülin direnci, glukoz intoleransı, diyabet ve kardiyovasküler hastalık riski bulunmaktadır. Ancak sağlıklı yaşam tarzı değişiklikleri ile bu durumların üstesinden gelmek mümkündür.

Yaşam tarzı değişiklikleri açısından baktığımızda, toplam vücut ağırlığında %7-10’luk bir düşüş sağlanması ve bu düşüşü idame ettirecek yaşam tarzı değişiklikleri, kalori alımının kısıtlanması, fiziksel aktivitenin artırılması ve motivasyonun oldukça önemli olduğu bilinmektedir.

Güncel klinik kanıtlar, haftalık fiziksel aktivitenin metabolik sendromu önlemede etkili olduğunu göstermektedir. Diyet düzenlemeleri, obezite kontrolünün yanı sıra kan basıncı, glisemi ve lipid düzeyleri üzerinde de olumlu etki sağlar. Geleneksel Akdeniz diyeti, metabolik sendromun önlenmesinde önemli bir rol oynar.

Yavaş sindirilen düşük glisemik indeksli diyetler, insülin direncini düşürebilir ve metabolik sendromu iyileştirebilir. Sigara ve alkol kullanımının bu sendrom üzerinde olumsuz etkileri olduğu unutulmamalıdır.